Abstract
Çocukları, yaşamın her alanında kuşatan teknoloji ve dijital oyunları konu edinen bu çalışmada, aktif şekilde şiddet içerikli oyun oynayan çocukların ölüm, öldürme ve öldürülmeye sıklıkla maruz kalmaları, sanal ilişkilerini gerçek yaşam deneyimleri ile ilişkilendirme düzeyleri ve dijital oyunlardaki sosyal etkileşimleri çocukların seslerine kulak veren çocukluk çalışmaları yöntemi ile araştırılmaktadır. Çalışma teknolojinin içerisine doğan ve teknoloji ile şekillenerek büyüyen çocukların, dijital oyun alanı içerisinde sadece oyun oynama deneyiminin dışında sosyalleştiği, çeşitli kültürdeki insanlar ve farklı yaşlardaki bireyler ile etkileşimlerini çocukların kendi cümleleri ile açıklamayı amaçlamaktadır. Araştırmada, dijital oyunları aktif şekilde oynayan ve kendilerini ifade edebilecek düzeyde olan yedi çocuk ile derinlemesine görüşmeler yapılmıştır. Çalışmanın bulguları, oyunlarda kullanılan bekleme odaları ile çocuklar arkadaşlık kurabilmekte hatta diğer platformlar ile de kurulan arkadaşlığı devam ettirebilmektedir. Sanal insan ve gerçek insan arasındaki ayrım her ne kadar net bir çizgi gibi düşünülse de görüşme boyunca çocukların oyunda, oyun tarafından yönlendirilmeleri, karakter üzerinden kendi sesleri ile konuşmaları sanal insan ve gerçek insan arasındaki sınırı aşmaktadır. Çocukların oyunlarında ölüme yüklenen anlam toplumsal anlamından farklı olarak "ödül" ile ilişkilendirilmektedir.