Özet
İnsan; vücudunun ürettiği bedensel atıkların bulunduğu ortamdan uzaklaştırılması, beden ve giysi temizliği gibi ihtiyaçlarından dolayı bu ihtiyaçlarını sağlıklı bir şekilde giderebileceği mekanlara ihtiyaç duyar. Bedensel atıkların uzaklaştırılabileceği bir atık su tesisatına, temizlenebilmek için temiz su tesisatına sahip bu mekanları "ıslak hacim" olarak adlandırırız. Bireylerin fiziksel olarak var olduğu ve birlikte zaman geçirdikleri ortamlara "kamusal mekan" denir. En temel temizlik ihtiyaçlarımızı giderdiğimiz ıslak hacimlerin kamusal mekandaki varlığı önemli bir konudur ve kamusal mekanı paylaşan herkes için bir haktır. Bir kamusal mekanda ıslak hacmin varlığı ve kapasitesi kadar mekansal nitelikleri de önem arz eder. Titiz bir tasarım sürecinden geçen bir ıslak hacim, kamusal mekanda, sadece işlevini yerine getiren bir tesis olmanın ötesine geçip erişilebilir ve sürdürülebilir gibi niteliklere sahip olabilir; bir sanat eseri, ek işlevlerle donatılmış bir kent objesi, bir işaret ögesi olmak gibi başka karakterlere de bürünebilir. Bu çalışma, kamusal mekanlarda ıslak hacimlerin varlıkları, işlevlerini en etkin şekilde yerine getirebilmesi ve kentsel bir değer edinmesi konularında mimari tasarımın rolünü araştırmayı ve mimari tasarım kriterlerini tespit etmeyi amaçlamaktadır. Japonya'nın Tokyo kentinde bulunan Shibuya bölgesinin farklı kamusal mekanlarındaki ıslak hacimlerin yenilenmesi için kurumsal olarak organize edilmiş "The Tokyo Toilet" projesi çalışmanın kapsamını oluşturmuştur. Tasarımcıların anlatımları ve kullanıcı yorumlarından faydalanılarak elde edilen kriterler derlenmiş, yazar tarafından yapılan ek değerlendirmelerle tartışmaya açılmıştır.