Özet
Etrafımızda dönen bazen bizi saran bazen de akışına kendimizi bıraktığımız zamanı özellikle şimdilerde imgelerden bağımsız düşünmek neredeyse imkansız. Bazen yolda yürürken canlı renkli bilboardlara, bazen bir dergi kapağına bazen de bilgisayar ekranına bakıyoruz. Görmek ve anlamlandırmak istiyoruz. Ama bazen de bakmayı ve görmeyi seçmediğimiz görüntülere maruz kalabiliyoruz. Dünyanın bu zamanında görüntülerle çeperlenmişken görüntüleri iktidarın bir alanı olarak düşünüyor muyuz? Neyi gördüğümüzü ve bunun bizlere nasıl gösterildiğini sorguluyor muyuz? Bu tezdeki ana amaçlarımdan biri görüntülerin de bir iktidar alanı olarak kurgulandığından bahsederek hayvanların bulunduğu görüntüleri tartışmaya açmaktır. İnsan olmayan hayvanların yaygın dolaşımda olan durağan görüntüleri onlara yöneltilen nesneleştirici ve ötekileştirici tutum ve davranışları besler niteliktedir. Görüntüler, hayvanı nesneye indirgeyen ataerkil sistemin görsel temsil alanında nasıl çalıştığını ve egemen bakışa nasıl hizmet ettiğini anlamanın yollarından biridir. Bu çalışmada ilk olarak insanmerkezci bakışın eleştirisinden söz edildi. Hayvanın insan tarafından sömürüsüne dayalı ilişkinin tarihi farklı boyutlarıyla yeniden gözden geçirilmeye muhtaçtır. Eleştirel hayvan çalışmalarının açtığı tartışmalar bu bağlamda yeni kapılar aralarken gündelik hayatın pratiklerini ve etiğini de yeniden sorunsallaştırma imkanı yaratır. Ardından bakışın nasıl şekillendiğini, görmenin ve temsilin iktidar alanı olarak nasıl işlediğini, toplumsal yaşamın imgeler dünyasına nasıl taştığını hayvanların görsel temsilini merkeze alarak tartışma açıldı. Bu bağlamda sanatsal üretimlere odaklanıldı. Hayvanların alışılagelmiş temsillerini eleştirel bir gözle yeniden değerlendiren bir mecra sunan Antennae dergisi merkez alınarak görsel dilin değişmesinin insan dışı varlıklara bakışı, düşünme biçimlerini ve eylemleri de değiştirme potansiyeli olduğuna dikkat çekildi.